Ramazan ayı, müslümanlar için hem manevi bir arınma hem de toplumsal dayanışma dönemidir. Kutsal ay boyunca oruç tutan müslümanlar, güneşin batmasıyla birlikte oruçlarını açmak için sabırsızlanır. İftar vakti geldiğinde, oruç açılırken dua etmek sünnettir. İftar duası, sadece bir adet değildir; bu süreçte yapılan dualar, kişinin niyetine ve ruh haline göre çeşitlilik gösterebilir. Ancak, tüm bu duaların ortak bir amacı vardır: Allah'a şükür barındırmak. Ramazan sofrasında edilen dua, iftar duası olarak adlandırılmakta ve bu özel an, topluca yapılan dualarla daha da anlam kazanır.
Hz. Muhammed (s.a.v.) iftar duasının kabul olunacağını ifade etmiştir.
Üç kişinin duaları asla geri çevrilmez: Oruçlu birinin iftar anına kadar yaptığı dua, adil bir devlet başkanının duası ve mazlumun duası. Allah, mazlumun duasını gökyüzüne yükseltir, o dua için semanın kapılarını açar ve 'İzzetime yemin ederim ki, belirli bir süre içinde mutlaka sana yardım edeceğim' der.
Okunuşu
Allahümme leke sumtu ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve alâ rızkıke eftartü ve savme’l-Ğadi min şehri Ramazane neveytü, feğfirlî mâ kaddemtü ve mâ ahhartü.
Anlamı
Allah’ım! Senin rızan için oruç tuttum, sana iman ettim ve sana dayandım. Senin verdiğin rızıkla orucumu açtım ve yarınki ramazan orucuna da niyet ettim. Geçmişteki ve gelecekteki günahlarımı affet!