Burûc sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 22 ayetten oluşur. İsmini, birinci âyette geçen “burçlar” mânasına gelen الْبُرُوجُ (burûc) kelimesinden alır. Sözlük anlamı “açık seçik şey” demek olan burc, uzaktan görülen yüksek binalar, kuleler anlamını taşır. Sûredeki anlamıyla gökyüzündeki takımyıldızlara burç denilmesinin asıl sebebinin yıldızların parlaması ve uzaktan görülmesi sebebidir. Sûrede müminleri ateş dolu hendeklere atıp yakan ve sonra da onları seyrederek eğlenen zâlim ve işkenceci ashâbü’l-uhdûddan söz edilir. Mekke döneminin ortalarında, müşriklerin müminlere işkence etmeye başlamaları üzerine nâzil olan bu surede Allah'ın kudretinden bahsedilir. Bunun yanı sıra surede Allah uğruna sıkıntı çekenlerin Cennet'e gideceklerinden, Müslümanlara zulmedenlerin ise azap dolu bir sonun beklediğinden bahsedilmektedir.
Buruc suresi, ayetlerde yer alan meallerinde gökteki burçlar olarak nitelendirilen yıldızları şahit ederek Allah’ın kudretinin ne kadar büyük olduğunu anlatıyor. Buruc Suresi ilk ayetinde yer alan “Burçlarla dolu göğe andolsun,” meali sonrasında “2: Vadedilmiş güne (kıyamet) andolsun,
3: Tanıklık edene ve edilene andolsun ki,
4-5: O çukurları, alev alev yanan ateş çukurlarını hazırlayanlar mahvolmuşlardır! “ ayetleri ilk anlam olarak müslümanlara zulüm edenleri vurgulamaktadır. Bu ayetler sonrasında yer alan ayetlerde Firavunlardan bahsedilerek Allah’ın ilminden söz edilmektedir.
Buruc Suresi okuyan kişilerin manevi olarak huzura ermesi ve mutluluğa erişmesi bildirilir. Manevi armağanların bu surede yer aldığı, Allah'ın hikmetinin büyük olduğundan bahsedilen bu surede bağışlayan Allah'ın kudretine inanan müminlerin huzura ereceğini bildirmektedir. Kur’anda yer alan bu sureyi okumak manevi olarak iç huzuru yaşatır. Kur’an okumanın hikmetlerini manevi olarak hissetmek birçok hadiste yer alır. Buruc suresinin anlam derinliğiyle Allah’ın kudretine olan inanç sayesinde buruc suresinin insanı feraha çıkardığı büyük sevaplarla anlatılmaktadır.